CASTRO (Isla Chiloe)…

<![CDATA[

CASTRO (Isla Chiloe)…
Castro, Chile

Castro, Chile



CASTRO…

Chiloe adasının ortası. Quellon’dan sonra doğrudan otobüse atlayıp Castro’ya geldim, adeta vapurdan hemen uzaklaşmak ister gibi. Kuzeye çıkacağımı düşündükçe ısınacağımı hayal ediyorum. Buralar yağmurlu ve serin. Ben sıcağı severim.

CASTRO’da Pablo’nun önerdiği Hospedaje Giermo’ya girmemle kaçmam bir oldu neredeyse. Belki de isim çok benzer olan Guilermo degildi onun tarif ettiği. Ama ne sokak ismi ne de numara isim de muallak olunca son derece kötü ve pis olan bu yerden kaçarak karşı kaldırımdaki güvenli ailem Malena hanımın evine sığındım.

Hemen yemek yemek için nereye gitmeli diye sorunca 20 dakika mesafedeki Delcauhe’yi tarf ettiler. Belediye dolmuş terminalinden dolmuşa binip ver elini Delchaue… Önce ne meşhur diye sorduğumda dolmuş şöförümüz Ciro CURANTO tabii ki dedi. CURANTO haşlanmış midyelerin et, tavuk, patates ve diğer değişik içeriklerle hazırlanmış tipik Chiloe yemeği… Hemen restorana gittim bir beyaz şarap ile ısmaladım. Geldi CURANTO ve aynen iki adet yeme denemesinden sonra geri yolladım. Belki onlar seviyor ama benim tarzım değil. Şans bu ya ilk midyede kumlar, ikincisinde temizlenmemiş sakalları vs. şarap kalsın CURANTO da size kalsın deyip, Cocineria dedikleri bize çok uyan ufak oda tipi açık dükkanlarda değişik tatlar sunan yere gitim. 8 numaralı mevkide (Puesto No:8) etli, peynirli ve maricos (midye)’li versiyon İyi de oldu, tertemiz yatakta misEmpanada’larım önümde kızarıp geldi. Mis gibi bir de marul salatası, zeytinyağı ve malesef kola.

Sahilde conineria yanında artisanes dükkanları, Şili’li bir ail ile kahve muhabbeti.

Bu arada Güney Amerika’da birini bir yere davet ederseniz hesabı siz ödüyorsunuz. Allah’tan Arjantin’de öğrenmiştim de aileye hadi yarısını da sen ver demedim. Muhabbet ardından kente döndüm. Doğru evime çünkü Castro’da kaldığı cadde pek tekin gözükmedi gözüme akşam evdeyiz.

Adelante!

“Adelante” giriniz demek. Hospedaje aynı zamanda evsahiplerinin yaşadığı yer olduğu için mutfakta otururlarken “Permiso (köprüüstü müsade)” deyince camdan tatlı gülüşlerle adelante, adelante ile muhabbet başladı. Gece 1 idi ve neredeyse halay çekecektik Rene ve Malena ile.
Anadolu Ateşi, tüküler, adetler vs. birçok muhabbet. O sırada ŞİŞA okunuşu olan (yazılışı için yazıyı bekletmemek adına devam) elma likörü ile bitti gece. Şişa bütün aile hasat zamanı (sanıyorum) kırda biraraya gelip toplandıklarında ve diğer muhtelif zamanlarda içtikleri bir CHILOE adası içkisi. Muhabbet uzun efenim daha çok şey var ama derhal yatağa.

Vecdi abi yazmış evet kilo alıyorum. Dert değil Bolivya’da Peru’da çok spor yapıcam. 🙂

İki gün vapur cefası sonraında deliksiz uyumuşum. Sabah kahvaltıda “Ne yapayım?” dediğimde günün programı belli oldu. CHILOE adası tahta Kliseleri UNESCO Dünya Miras Listesinde o kiliselereden örnek görmeye ACHAO’ya gittim. Yine aynı dolmuş durağından bu sefer ufak vapurlarla Dalchaue’den karşıya başka ufak bir adaya. Gidiş bir saat civarında.

Sonra geriye ve akşama gerçekten müthiş hostelim “13 LUNAS” a gelmek üzere ANCUD’a. Adanın en kuzeyi. Hostel’i de gezinin başında arkadaşlık ettiğimiz Wilko ONKEN e posta ile bildirdi.

Bu arada tüm adada sürekli yol yapım çalışmaları. Bekeleye trafik vs.
Şİmdi sıra fotoları yüklemede….


]]>

Advertisement

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s